İşletenin bağlı olduğu teşebbüs kavramı 2918 sayılı Kanunda 4199 sayılı Kanunla getirilen değişiklikle beraber mevzuatımıza girmiştir. Belirtilen değişiklikle beraber motorlu araç işletenlerin yanında işletenin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin de sorumlu olduğu düzenlenmiştir.
Bilindiği üzere kendi bünyesinde yeterli araca sahip olmayan firmalar, gerçek ya da tüzel kişilerin araçlarını kullanarak insan ya da mal taşıyarak faaliyetlerini sürdürmektedirler. Hatlı minibüsler, şehirler arası ya da şehir içinde insan taşıyan otobüs firmaları, evden eve taşıma yapan ve mal taşıyan nakliyat ve kargo firmaları ile bünyesinde başka hizmetlerle beraber mal taşıyan her türlü firmalar örnek olarak gösterilebilir. Söz konusu firmalar başkalarına ait araçları sözleşme ile kendi bünyesine almakta, araçlar üzerine kendi firmalarının logosunu ya da isimlerini yazarak araçları kendilerine bağlı işletmektedirler. KTK 85/1’inci maddesinde, yukarıda adı geçen firmalar, aracın bağlı olduğu teşebbüs olarak nitelendirilmektedir. Her ne kadar fiili hakimiyet ve ekonomik çıkar, söz konusu firmalara ait ise de madde kapsamında işletenler, aracın bağlı olduğu teşebbüslerle beraber meydana gelen trafik kazası sonucu oluşan zararlardan müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmuşlardır.[1]
İşleten ile Aracın Bağlı Olduğu Teşebbüs, Kaza Sonucu Oluşan Zararlardan Müştereken ve Müteselsilen Sorumlu Tutulmuşlardır.
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2012/16546 E. 2013/4868 K. 18.3.2013 T kararında; “Karayolları Trafik Kanunu 85. maddesindeki; “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” biçimindeki düzenlemeye göre ise, işleten ile araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin müştereken ve müteselsilen sorumluluğunun bulunduğu açıktır. Şu halde, davalı E. P.’ın araç kayıt maliki olarak işleten olmasından dolayı, davalı teşebbüs sahibi B… Turizm Limited Şirketi ve diğer davalılarla birlikte müştereken ve müteselsilen sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken, hukuki sorumluluk ve mahiyetleri birbirinden farklı olduğu halde, davalı B… Turizm Limited Şirketi’nin kazadan sorumlu tutulup, davalı E. P. yönünden işleten olmadığı gerekçesiyle davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmiş olması doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.”[2]
[1] BOLATOĞLU: s. 84; YILMAZ: s. 89.
[2] Aynı yönde bkz Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2009/3997 E., 2009/6066 K., 28.4.2009 T., Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2004/3862 E., 2005/211 K., 25.1.2005 T.
TAG; işletenin bağlı olduğu teşebbüs, Trabzon tazminat davası avukatı