Bilindiği üzere kadastro öncesi sebeplere dayalı açılacak tapu iptal tescil davalarında hak düşürücü süre 10 yıldır. Kişinin elinde kadastro öncesinde resmi eski tapunun olması halinde yine bu husus kadastro öncesi sebep mi sayılacak yoksa taşınmazlara ilişkin mülkiyet hakkına dayanarak herhangi bir süreye tabi olmaksızın dava açılabilecek midir?
Yargıtay’ ın bu hususta verdiği karara göre kişinin elinde kadastro öncesinden kalan eski tapu senedi olması halinde bu hususun kadastro öncesi sebep sayılacağı ve 10 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanacağı yönündedir.
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2024/3593 E., 2024/6597 K. Ve 03.12.2024 T. İlamında;
Davacılar vekili; dava konusu Mersin ili, .... ilçesi, .... Mahallesi 3867 ada 3 parsel sayılı taşınmazın 19.12.1961 tarihli ve 69 nolu eski tapu kaydı ile toplam 529 m² olarak eşit paylarla davalıların mirasbırakanı...... ve davacıların mirasbırakanı ... ... adlarına kayıtlı olduğunu, kadastro sırasında 529 m²'nin yarısı olan 264,5 m2 olarak eşit paylarla tescilinin yapılması gerekirken hata ile 763 ada 4 parsel sayılı 262 m² taşınmazın mirasbırakanı ... adına, 763 ada 5 parsel sayılı 293 m2 taşınmazın ise davalıların mirasbırakanı...adına tespit ve tescil edildiğini, taşınmazların daha sonra imar görerek 3867 ada 3 parsele gittiğini ve 206 m2'lik hissenin mirasbırakanları...adına, 230 m2'lik hissenin davalıların mirasbırakanı ... adına tescil edildiğini, davalılardan 12 m2 daha az adlarına hisse tescil edildiğini ileri sürerek 3867 ada 3 parsel sayılı taşınmazın 12 m²'lik kısmının tapu kaydının iptali ile mirasbırakan adına tescilini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazın 1979 yılında yapılan kadastro çalışmaları neticesinde 763 ada 4 ve 5 parsel sayılı taşınmaz olarak tespit ve tescil edildiği ve tespitin bu şekilde kesinleştiği, 08.10.1998 tarihinde imar uygulaması neticesinde anılan taşınmazların 3867 ada 3 parsel olarak tevhit edildiği, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan davanın Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü süre geçirildikten sonra açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Daha fazla bilgi almak için Trabzon taşınmaz - arazi avukatı olarak tarafımıza danışabilirsiniz.
Arb. Av. Seyyid Hasan ÖZTÜRK